Radyo 80 | Fıstık Gibi Radyo

‘Osmaniye ve Çevresinin İşgalden Kurtuluşunun 100. Yılı Uluslararası Sempozyumu’ başladı

Gündem

OKÜ'nün ev sahipliğinde 5-7 Ocak tarihleri arasında düzenlenecek olan ‘Osmaniye ve Çevresinin İşgalden Kurtuluşunun 100. Yılı Uluslararası Sempozyumu’ başladı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı işbirliği, Osmaniye Belediyesi ve Osmaniye İl Özel İdaresinin destekleri ile Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Rektörlüğü ev sahipliğinde 5-7 Ocak 2022 tarihlerinde düzenlenecek olan “Osmaniye ve Çevresinin İşgalden Kurtuluşunun 100. Yılı Uluslararası Sempozyumu” başladı.

Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi 15 Temmuz Şehitleri Amfisinde düzenlenen Sempozyuma Vali Dr. Erdinç Yılmaz, 25. ve 26. Dönem Osmaniye Milletvekili Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Garnizon Komutanı Vekili Piyade Albay Selamettin Beşbaş, Belediye Başkanı Kadir Kara, Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun, Vali Yardımcısı Dr. Ömer Faruk Günay, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Zafer Tombul, İl Emniyet Müdürü Ahmet Selçuk Okumuş, kamu kurum ve kuruluşları il müdürleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunması ile başlayan Sempozyumda Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığının hazırladığı tanıtım filmleri gösterildi. Programın devamında OKÜ Mimarlık, Tasarım ve Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü tarafından hazırlanan Milli Mücadele Türküleri sunuldu. OKÜ Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu tarafından hazırlanan Türk Halk Oyunları gösterisinin ardından Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan Osmaniye tanıtım videosu ile Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi tanıtım videoları gösterimleri yapıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun, “Vatanımızın her taraftan işgale uğradığı o zorlu yıllarda Yiğit Osmaniye’mizin yiğit halkı işgale karşı canı pahasına göstermiş olduğu direnç ve şanlı mücadele ile tarihteki onurlu yerini almıştır. Ulusumuzun düzenli ordu olmaksızın savaştığı tek cephe olan Güney Cephesinde mücadele ettiği Fransızlar I. Dünya Savaşı sırasında yaptığı gizli antlaşmalarla Anadolu’nun güneyinde ve Suriye bölgesinde hâkimiyet kurma çabası içine girmişlerdir. Fransızların işgal bölgesi içinde bulunan Osmaniye’nin ise stratejik önemi nedeniyle bölgede ciddi çatışmalar yaşanmıştır. Düşman, Mersin-Adana-Maraş-Antep arasındaki demiryollarını kontrol altında tutarak, Suriye’de bulunan Kilis- Antep yoluna da ulaşarak bu güzergâh üzerinden askeri sevkiyat yapmayı amaçlamıştır. Bu sadece Osmaniye değil bütün güney cephesinde benzer şekilde işlemiş ve halkın içinden çıkan ve halkın da desteğini alan kahraman Kuvva-i Milliye birlikleri vatan savunmasında ön hatta savaşmışlardır.”dedi. Rektör Uzun sözlerini şöyle bitirdi, “Osmaniye halkı ile birlikte Kahramanmaraş ve Gaziantep’inde kurtuluşuna vesile olarak bu şanlı destanı yazan ve bizlere bugün bu büyük gururu yaşatan tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Ruhları şad olsun. Allah ulusumuza o kara günleri bir daha yaşatmasın.”

Daha sonra konuşan Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Yüksel Özgen, “100. Yıl kutlama faaliyetleri gibi etkinlikler hem kutlandığı şehirde milli bilincin oluşmasında hem ülke genelinde ulus, millet birliğinin oluşmasında fevkalade önemli bir yere sahiptir. Bu anlamda bu tür etkinlikleri çok önemsiyoruz.”dedi. Doç. Dr. Yüksel Özgen, sözlerinin devamında, “Osmaniye, Adana milli mücadelenin güney cephesi çok önemlidir. Sivil teşkilatlanmasıyla Mustafa Kemal Paşa’nın yanında tereddütsüz yer alan çok önemli bir bölgedir. Dolayısıyla bu bölgedeki milli mücadelede görev alan aktörlerin gençlerimize, insanımıza tanıtılması bu anlamda çok önemlidir. Bu anlamda iki gün boyunca değerli hocalarımız 30’a yakın bildiri sunacaklardır, daha sonra bu bildiriler çok kısa sürede yayınlanacak ve genel okuyucu kitlesinin hizmetine sunulacaktır.” dedi.

Programın devamında konuşan Belediye Başkanı Kadir Kara, Sempozyumun düzenlenmesinde emeği ve katkısı olan herkese teşekkür ederek, “Bu Sempozyumda Osmaniye’nin sadece geçmişinin değil geleceğinin de konuşulacağına inanıyorum. Bu anlamda tarih boyunca baktığımızda Osmaniye birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bulunmakta. Tarihte devletler, milletler bu bölgeyi kendilerine bir üs merkezi olarak kullanmışlar ve bu bölgeyi sürekli ellerinde bulundurmak istemişlerdir.”dedi. Başkan Kara, sözlerinin sonunda bütün şehitlerimizi saygı, minnet ve şükranla andığını belirterek Sempozyumun Osmaniye’nin geçmişini aydınlatacağı kadar, geleceğine de ışık tutacak önerilerle dolu bir Sempozyum olmasını diledi.

25. ve 26. Dönem Osmaniye Milletvekili Prof. Dr. Ruhi Ersoy ise yaptığı konuşmada, “Bu ve benzeri toplantılar tarihe karşı yapılacak psikolojik operasyonlara karşı adeta bir Türk milli aşısı gibi tarihin hakikatlerini gün yüzüne çıkartarak, Türk Milletinin evlatlarına “siz tarihinizi tanıdıkça daha büyük, kudretli işler yapacak potansiyeldesiniz, bakın sizin için fedakârlık yapanların hikâyeleri bu, bununla gurur duyun” mesajları verilirken, aynı zamanda da tarih sosyal bilimlerin laboratuarıdır, siyaset biliminin arka bahçesidir. Yaşanmış hiçbir şey yeni değildir. “Suyun suya benzediği gibi tarihi olaylar birbirine benzer” der İbn-i Haldun. Tarihin arka planından çıkarken bizim bu aralar Balkan bozgunundan Milli Mücadelenin oluş sürecine, Gazi Mustafa Kemal’in kendi arkadaşları ile verdiği mücadele ama aynı zamanda işgal kuvvetlerine karşı mücadeleyi birlikte okumak lazım.”diye konuştu. Prof. Dr. Ruhi Ersoy sözlerinin sonunda Sempozyumun katılımcılarına teşekkürlerini sundu.

Son olarak konuşan Vali Dr. Erdinç Yılmaz ise Sempozyumun düzenlenmesinde emeği ve katkısı olan herkese teşekkür ederek başladığı konuşmasının devamında, “7 Ocak; Şehitler Diyarı Osmaniye’mizin tarihinin seyrinin değiştiği, esarete karşı başkaldırıp, bağımsızlığı uğruna, vatan aşkıyla canlarını feda eden yüz binlerin şehit olduğu Şanlı Kurtuluş Mücadelemizin Zaferini kutlamanın onuru içindeyiz. 100 yıl önce bugün; Çukurova’nın bereketli ve verimli topraklarında bir güneş gibi özgürlük meşalesinin doğduğu gündür. 100 yıl önce bugün; vatanımıza alçakları uğratmayarak, kutsal topraklarımıza göz dikenlere karşı verdiğimiz birlik ve beraberliğimizin günüdür. 100 yıl önce bugün; Şanlı Ay Yıldızlı Al Bayrağımızın göklerde ebediyen dalgalanacağını bir kez daha tüm dünyaya duyurduğumuz gündür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs günü yaktığı özgürlük ateşi, tüm ocaklarda harlandı ve Kuvva-i milliye ruhuyla kenetlenen Türk Milleti, ayağında çarık, heybesinde azık olmadan yürüdü düşman üstüne. Çünkü Türk Milleti; Çanakkale’de geri dönmeyi hiç düşünmedi, Sakarya’da 22 gece amansız bir mücadele verdi, Selmanı Pakta aç kaldı, susuz kaldı 2 yıl 7 ay Medine’yi savundu, Kutül Amarede büyük bir zafer kazandık, kurtuluş mücadelesinde de geri dönmeyi asla düşünmedik. Ne demişti Mehmet Akif ilk mısrasında; Korkma! Çünkü zafer korkmayanlarındır! Bu mücadele Yiğit ve Mert Osmaniye evlatlarının başı dik, alnı açık Hakka yürüyüşüdür. Yeniden diriliş için ayağa kalkan bir milletin yüreği vatan aşkıyla toplu attıkça onu hiçbir tank ve topun sindiremeyeceği aşikârdır. Asla unutmamalıdır ki 7 Ocak; mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, kız kardeşimizin gelinliği, şehidimizin son örtüsü mukaddes bayrağımızı gönderden indirmeye çalışanların ve o bayrağa bizim gözümüzle bakmayanların mezarının vatan topraklarda kazıldığı gündür. Sevgili gençler, Bugünler bizimdir. Yarınlar; çalışma aşkı ve inancıyla vatanına hizmet edecek olan siz evlatlarımızın omuzlarında yükselerek, ebediyen Türk Milleti’nin kalacaktır. Çünkü geleceği parlak Türk Gençliği; Türk Milletinin yarınlara güvenle bakmasının teminatı, umudun ve zaferin müjdecisidir. Bu vatan toprakları uğruna verilen mücadeleleri, nice kefensiz yatan Mehmetçiğimizi, kundakta yetim kalan yavrularımızı unutmayın. Ve dört elle sarılın Şanlı Al Bayrağımıza… Biliyorum ki memleket hizmetinde hangi sorumlulukta olursanız olun, Atatürk İlke ve İnkılâplarına, milli, manevi ve kültürel değerlerine bağlı, yurduna ve Büyük Türk Milletine layık birer vatan evladı olacağınıza güvenim tamdır. Göreviniz gereği olarak, her daim adaleti savunacak, yurtta huzur ve güveni sağlayacak, vatan aşkını ve bayrak sevdasını yüreğinizde taşıyarak en asil duruşu sergileyeceksiniz. Bu duygu ve düşüncelerle; başta bugünlerimizin mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan uğruna canını feda eden şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum. Hak yolunda, İstiklali uğruna mücadeleden vazgeçmeyen kahraman Türk Milletimizi ve Şehitler Diyarı Osmaniye’min yiğit evlatlarını sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Yüksel Özgen başkanlığında yapılan açılış panelinde Prof. Dr. Yılmaz Kurt “Şehir ve Kültür”, Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Hatipoğlu ise “Mustafa Kemal Paşa Türk Bağımsızlık Savaşı’nın İlk Ateş Emrini Çukurova’da Verdi” başlıklı konuşmalarını gerçekleştirdiler. Açılış paneli, plaketlerin takdimiyle son buldu. Vali Dr. Erdinç Yılmaz ve protokol mensupları Sempozyumun ardından Fotoğraflarla Tarihî Osmaniye Sergisi’ni gezdiler ve Cebelibereket Okçuluk Kulübü Geleneksel Türk Okçuluk Gösterisini izlediler.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.