Radyo 80 | Fıstık Gibi Radyo
2022-03-18 12:15:06

Yedi Ocak Yangını Üzerine / Osmaniye Günlüğü

Ahmet Doğru

anoktadogru@gmail.com 18 Mart 2022, 12:15

19 Mayıs 2021, Osmaniye, 23.11

Toprağa rağbet çok fazla. Dünya kadar insan, dünya kadar toprağa gark oluyor sürekli. Nasıl bir döngü hüküm sürüyor? Bu kadar hercümerce karşılık bu kadar rağbet... Mevlana; "Ey insan sadece toprak yiye yiye toprak olan bedenini besleme; ruhunu da sesle, ışıkla, sözle, aydınlıkla besle" der. Bizim söze olan tutkumuzu besleyen de böyle bir bakıştan kaynaklı. Hıncahınç toprağa talebin olduğu dünyada sözü rota bilerek yönümüzü söz deryasına ışığa, aydınlığa çevirmek kendimizi bu izdihamda kaybetmemek, ruhumuzu duyabilmek içindir. Ne güzel demiş âşık: "Bedenimde değil ruhumda sızı". Yönümüzü söze çevirmenin ve sözle çevrilmenin üzerinden 28 yıl geçmiş.

Sözle uğraşıya şiirle başladım. Sonra geldi arkası; deneme, öykü, günlük, hatıra... Şiirin ilk ödülünü 1996'da Türkiye geneli Sivas Kafkas Çeçen Derneği'nin düzenlediği "Çeçenistan" konulu yarışmada Dudayev Mersiyesi ile aldım. Gerçi ödüller açıklandı fakat ödül töreni olmadı. Dolayısıyla alınan ödül sözde kaldı. Ödül verseler bile zor durumda olan Çeçenistan'a bağışlayacaktım.

İkinci ödül Yedi Ocak Yangını'yla geldi. Fakültede son sınıftaydım. Ödül tam/tüm altındı. Öğrenciydim ve o paraya da ihtiyacım vardı. Belki bunu bildiği için Bestami Hocam yarışmaya katılmamı özellikle istemiş ve üniversite kategorisi de ekletmişti o zamanki belediye başkanımız, şair yönü de olan, Mehmet Gürbüz Beye. Ödülü aldım ya, içimde bir huzursuzluk dolanıp durdu. Şiirin güzel olması için günlerce çalışmıştım. Fakat yine de "acaba" sorusu kalmıştı vicdanımda. Ta 2008'e kadar... Belediye ödül alan şiirleri o vakit nasıl değerlendirdi bilmiyorum. Şiir ortalıkta yoktu. 2006'da rahmetli Veli Aba Ağabeyin antoloji hazırlayalım diye komisyon kurdu, ben de vardım o komisyonda. Yedi Ocak Yangını, Osmaniyeli şairlerin olduğu bir antolojide, Osmaniye şiirlerinin bulunduğu bir kitapta olsun istedim. İyi ki istemişim. O tarihten sonraki her 7 Ocak Kurtuluş Bayramında coşkuyla okundu. "7 Ocak" için düzenlenen şiir okuma yarışmalarında birçok ödüller aldı. Şiirin coşkulu okunuşunu duyduğum her 7 Ocak Bayramında şiirin ödülünü hak ettirdiğini düşündüm.

Şimdi Yedi Ocak Yangını kitaplaştı. Kahramanlık, tarih bilgisi, millet sevgisi... Epik konuların ağırlıkta olduğu şiirlerimle bir arada. Şiirimin farklı bir yüzünü gösterecek Yedi Ocak Yangını. Geleneksel formun, hece ölçüsünün ve kafiyenin ağırlıkta olduğu şiirler var çünkü. Gençlik, heyecanının, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Nihal Atsız, Dilaver Cebeci, Bestami Yazgan şiirlerinin etkileri var. Dolayısıyla gençlik yıllarının şiirlerinin de kitaplaşmış olması, sırası gelenlere, yeni kitaplara kapıyı aralamış oldu.

Şiirse söz konusu, yüce bir dinginlik gönlümde. Kimsenin topuna çıkmaya bir arzum yok. Dahası kimsenin pasına karşılık vermek gibi bir hırsım da... Topun ayağıma gelmeyeceğini de biliyorum. Hoş gelse de vurur muyum... Bu hıncahınç toprak kokan rekabetin içine dalar mıyım? İnşallah dalmam. Şiir meydanı, sözün meydanı olarak kalsın bende, bu yüce dinginlikle. Sonra toprağın toprağa yüz çevirmesi olsun, ışığa, aydınlığa, nura yönelmesi olsun... Şiirse söz konusu, "nice eserlere" duası bütün içtenliği ile sarsın dudaklarımı:

Nice eserlere!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.