11.06.2023, 13:38

Evliya Çelebi ile Kınık Şehrine Seyahat

Osmanlı Devleti’nin dünyaca ünlü seyyahı Evliya Çelebi 60 yaşlarındaydı. Sadrazam olan dayısı Melek Ahmet Paşa’nın himmetiyle padişah fermanlarını valilere, valilerin buyurdumlarını diğer valilere ve sancak beylerine taşımaktaydı. Yani zaman zaman ulak olarak ta görev yaptığı için bolca seyahate çıkmaktaydı.
         
1671 yılının baharıydı. Evliya Çelebi yine yollardaydı. Kurban Bayramı yaklaşmıştı ve bu seyahat sebebiyle haccını da eda etmek amacındaydı. Yani bu kez hedefte kutsal topraklar da vardı.
           
İstanbul’dan Konya’ya, oradan Ereğli, Silifke, Tarsus, Adana üzerinden Misis’e gelen Evliya Çelebi, Misis Köprüsü’nün başındaki kervansarayda bir gece konakladı. Misis Derbendi’nden görevlendirilen “yol arkadaşları” ile sabah yola çıktı. Payas istikametine giden Şam Yolu’ndan bir saat kadar gittikten sonra Alıcak Beli’nden Maraş Yolu’na ayrıldı. 
          
Misisli yolculara Maraş yolunu sordu. “Hayırlı yoldur ve eminliktir” dediler.
           
İki saat daha giden Evliya Çelebi, Ceyhan Nehri’nin karşı yakasındaki meşhur Yılankale’yi gördü. Kaleyi Ramazanoğlu ecdadın yedi yılda fethettiğini söylediler. Kalede sürü sürü yılanın çokluğundan, hatta “boynuzlu ve ensesi tüylü yılan” görenlerin olduğundan, yılanların bazen insanları soktuğundan bahsedip kalenin bu yüzden boş kaldığını dediler. “Kal’a-i Şahmeran” adını verdiği kalenin çevresinde kurulan Türkmen köylerinin huzurlu bir hayat sürdüğünü de ifade ettiler.  
            
Evliya Çelebi, bir süre daha gittikten sonra Doğu Çukurova’nın geniş düzlüğünde birden yükselen dağın önündeki “Aş Köyü” dediği Berendi’ye geldi. 
            
Berendi, Adana Eyaletine bağlı bir Sancak merkezi idi ama “bir mükellef kasaba veya şehir” değildi. Huğ tipi 40–50 haneli bir Sancak merkezi idi ve 75 köye sahipti. Paşa ve kadı dâhil halkının çoğu yazın yaylalara giderdi. “Burada Sancak beyi hakire bir Türkmen seccadesi ihsan idüb ve yirmi şehbaz refikler koşub yine Nehr-i Cuyhun’u ubur idüb” yola devam etti. Taşmış olan Ceyhan Nehri’nden uzaklaşıp bir süre de “Nehr-i Ceyhun” dediği Karaçay kenarından gitti.
           
Bugünkü Gökdere köyünün de olduğu “Gök Dağı” denilen dağın önündeki ovada, bir tepede “Kal’ai Kınık” dediği Toprakkale’yi uzaktan seyretti. Yuvarlak planlı kalenin “üstad mühendis” elinden çıkmış olduğunu, yakın tarihte “zulüm taaddi” sebebi ile boş kaldığını öğrendi. 
            
Misis’ten sonra tam sekiz saatten beri yolda idi.
          
Evliya Çelebi, Toprakkale’den bir saat daha doğuya gittikten sonra Karaçay kenarındaki Kınık şehrine geldi. 
        
“Kırk sekiz köyü” olan Kınık şehri ovanın ortasında şirin bir kasaba idi. Sancak merkezi olan Kınık bir kadı tarafından yönetilmekte idi. 

İki minareli camisi olan Kınık şehrinde, Türkmen eşkıyası korkusundan dolayı beşi kâgir olmak üzere bezirgân hanları, henüz tamamlanmamış kale gibi hanlar ve bir hamam vardı.
            
“Şirin bir kasaba” dediği Kınık şehrine ait Karaçay kenarında her pazartesi günü büyük pazar kurulmaktaydı. “İsneyn Pazarı” diye ünlü pazaryerinde “binden fazla dükkân ve çeşitli han, iki yüz kadar dükkân” bulunmaktaydı. Pazarda “Yirmi-otuz bin Türk ve Türkmen ve çoban ve pir ve civan” alış veriş yapmaktaydı.
             
Kınık şehrinde yetişen üzümler; Adana’da, Tarsus’ta, Kurtkulağı’nda ve Payas’ta satılmaktaydı.
            
Kınık Kanunnamesi’nden anlaşıldığına göre; pamuk, buğday, arpa, kavun, karpuz,  kasaplık koyun ve camız da pazardaydı. “Ve taşradan Bazaryeri'ne satılmak içün deve ve at ve katır ve merkep yükleri ile pirinç ve bal ve yağ ve dakik ve arpa ve üzüm ve incir ve pekmez” bulunmaktaydı. 
             
Evliya Çelebi, Kınık şehrinin İsneyn pazarını çok beğendi. Adına “Güzel Pazartesi” anlamına gelen “Müzeyyin İsneyn” dedi. Hatta Kınık şehrini de “Müzeyyin İsneyn Kasabası” diye tarif etti. 
 
“İnşallah ü Taala bu İsneyn bir şehr-i azim olur” diye dua etti. 
           
Kınık kasabasında bir gece kalan Evliya Çelebi sabah Subaşı’nın verdiği “buyurdum” evrakı ve yirmisi atlı, onu piyade yiğit ile birlikte “Pazar içinden cereyan iden Nehr-i Karaçay” üzerinden yoluna devam etti. 
            
Gavurdağı’nın ovaya bakan yamacındaki Çardak Kalesi’ne doğru gitti. 
             
Osmaniye tarihinde önemli bir yeri olan “mutlu şehir Kınık”, Celali isyanlarından olumsuz etkilenmişti. Kamu düzenini yeniden kurmak, boş kalan toprakları yeniden imara açmak için Adana kadısı başkanlığında gönderilen heyet ile Kınık şehri eşrafından bilirkişiler 1691 yılında Karaçay boğazında bir araya geldi. Kınık şehrinin sınırları güncellendi. Ancak Viyana hezimetinin ardından 1699 yılında imzalanan Karlofça Antlaşması ile başlayan Osmanlı Devleti’nin gerileme devrinde Balkanlarda ve Anadolu’da aşiret hayatı ortaya çıkınca yeniden kurulmak istenen kamu düzeni bir türlü gerçekleşemedi.  
            
Kınık şehri ve köyleri talan edildi. Muhteşem İsneyn Pazarı’na son verildi. 1865 yılında Osmaniye kuruluncaya kadar adları sadece resmi kayıtlarda geçti.     
            
1671 yılında haccını da eda için Kınık şehrinden geçen Evliya Çelebi, “İnşallah bu İsneyn bir şehr-i azim olur” diye dua etmişti. 

Biz de diyelim ki; Evliya Çelebi’nin duası inşallah kabul edilir de Kınık şehrinin hatırası olan Osmaniye “büyük şehir” haline gelir.

Yorumlar (0)
17
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14